TBMM’nin 23 Nisan 1920’de açılması yakın tarihimizdeki en büyük atılımlardan, en önemli adımlardan birisidir.
Türkiye Büyük Millet Meclis’i milli sabrın eseri, milli aklın esenliği, milli ahlakın egemenliği olarak millet tarihindeki yerini 104 yıl önce büyük umutlar eşliğinde almıştır.
23 Nisan 1920’de yakılan meşale Türkiye Cumhuriyeti’nin ufkunu aydınlatmış, işgal unsurlarını yakıp yıkmıştır.
Türk milleti ortak iradesini, hürriyet özlemlerini, tarihsel haklarını ve istikbal haysiyetini Meclisi’mizin maddi ve manevi hükmü şahsiyetiyle eklemleştirip perçinleyerek onuruna ne kadar düşkün olduğunu göstermiştir.
23 Nisan 1920 tarihinden sonra söz ve karar bizzat ve bilfiil Türk milletine geçmiştir.
Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğu gerçeği İlk Meclis’in manevi ruhunda tecelli ve temerküz etmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu iradesi Meclisi’mizin kutlu çatısı altında yeşermiş ve yükselmiştir.
23 Nisan 1920; zedelenen, aşağılanan, hor görülen milli onurun dirilişidir. Türk milletinin tarih sahnesinde yeniden doğruluşudur.
Teslimiyetçiliğe karşı bağımsızlığın, tavizlere karşı dik duruşun, kimliksizliğe karşı milli kimliğin ve dağınık yönetimlere karşı milli devletin doğuşunun müjdesidir.
Ve bu müjde yeni bir nesli ve yeni bir dönemi temsil eden pırıl, pırıl çocuklarımıza ithaf edilmiştir.
Bu vesile ile aziz hemşerilerimin, sevgili çocuklarımızın ve dünyadaki bütün çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını en içten dileklerimle kutluyorum. Barış, huzur ve kardeşlik diliyorum.
TBMM’nin 104’ncü yıl dönümünü iftiharla kutluyor, nice diriliş ve yükseliş dönemlerine vesile olmasını diliyorum. TBMM’nin İlk Başkanı Aziz Atatürk’ü, kurucu kahramanlarımızı, aziz şehitlerimizi, İlk Meclis’in muhterem mebuslarını saygıyla ve rahmetle anıyorum.
Volkan YILMAZ